Blog

Taner Akıncı

YAZARIN MAKALELERİ
21.11.2023 Tarihli Yargıtay Kararı Işığında ByLock’un Delil Kuvveti
20.04.2024 / Prof. Dr. Ersan Şen, Av. Taner Akıncı, Stj. Av. Hasan Yılmaz, Stj. Av. Ozan Demirbaş, Stj. Av. Kadir Furkan Köroğlu

Bu yazımızda; Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 21.11.2023 tarihli, 2023/17048 E. ve 2023/8966 K. sayılı kararı ışığında, telefonunda ByLock uygulaması bulunan kişinin, sırf bu uygulamanın cihazında yüklü olması sebebiyle örgüt üyeliği suçundan mahkum edilemeyeceği, uygulamanın yüklü olmasının mahkumiyete yeterli görülebilmesi için, yazışma içeriklerinin, uygulama rehberinde kayıtlı kişilerin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantısının olup olmadığının ve bu yazışmaların da örgüt faaliyeti kapsamında gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespitinin zorunluluğu değerlendirilecektir.

Türk Ceza Hukukunda Dava Zamanaşımı
27.03.2024 / Prof. Dr. Ersan Şen, Av. Taner Akıncı, Stj. Av. Ozan Demirbaş, Stj. Av. Kadir Furkan Köroğlu

Bu yazımızda; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen dava zamanaşımı kurumu, dava zamanaşımında sınırın belirlenmesinde hangi sistemin kabul edildiği ve dava zamanaşımının tespitinde suçun nitelikli hallerinin önemi ele alınacaktır.

İstinaf İncelemesi Sonrasında Temyiz Hakkının Kısıtlanması
05.12.2023 / Prof. Dr. Ersan Şen, Av. Taner Akıncı, Av. Tamer Bayraklı

İlk derece mahkemesi tarafından verilen hapis cezasının bölge adliye mahkemesi ceza dairesi tarafından, dosya üzerinden veya duruşma açarak karar vermek yerine, bozma kararı verilerek, ilk derece mahkemesince artırılan cezanın 5 yıl ve altında bırakılması suretiyle sanığın temyiz hakkının kısıtlanması karşısında, bölge adliye mahkemesi ceza dairesinin CMK m.280/1-(g) ve (h) uyarınca dosya üzerinden veya duruşma açarak ve delilleri değerlendirerek, yeniden hüküm vermede görevli ve yetkili olduğu, ancak bunu yapmak yerine, kararı bozup dosyayı ilk derece mahkemesine gönderdiğinden, ilk derece mahkemesi tarafından verilen hapis cezasının 5 yıl ve altında kaldığı durumda sanığın temyiz hakkının, yani kanun yolu hakkının kısıtlandığı görülmektedir. Belirtmeliyiz ki; hapis cezalarının toplanarak 5 yılı geçmesinin bir önemi olmayıp, istinafta hapis cezası ile ilgili değişikliğe gidilmediği sürece bu 5 yıllık temyiz yasağı sınırı tatbik edilmekte, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “Temyiz” başlıklı m.286/3’de sayılanlar dışında kalan hapis cezalarının 5 yıl ve altında kalması halinde, bu cezaların birden fazla olup, toplanarak 5 yılı geçmesinin de etkisi olmaksızın temyiz kanun yolu bu mahkumiyet hükümlerine karşı yasaklanmıştır.