Notice: Undefined variable: grid_data in /home/u8284090/sen.av.tr/assets/php/function.php on line 84

Beyza Başer Berkün, LL.M.

Prof. Dr. Ersan Şen
Notice: Undefined variable: grid_data in /home/u8284090/sen.av.tr/assets/php/function.php on line 84
Kamuoyuna Yansıyan Bilgiler Işığında CHP Genel Başkanı ve Milletvekili Özgür Özel′e Saldıran Şahsın İnfaz Durumu
05.05.2025 / Prof. Dr. Ersan Şen, Av. Beyza Başer Berkün
2004 yılında suç işleyen birisi, o dönem yürürlükte olan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre cezalandırılır ve yine o dönem yürürlükte olan 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’a göre koşullu salıverilme süresi hesaplanır. Çünkü temel cezanın belirlenmesinde ve koşullu salıverilme hesabında, hangi kanun lehe ise o tatbik edilir ve 2004 yılında işlenen suçlarda, hem temel ceza ve hem de koşullu salıverilme hesabı yönünden eski kanunlar lehedir.
2004 yılında iki çocuğunu öldüren ve iki çocuğunu da yaralayan birisi, 765 sayılı TCK m.449’a göre iki kez müebbet ağır hapis cezası ve süreli hapis cezaları ile cezalandırılsa da;
- İçtimaın yeni kanundan farklı olarak cezaların toplanmasından ibaret olmayıp, 765 sayılı TCK m.70’e göre “birden çok müebbet ağır hapse mahkumiyet halinde altı aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere hükmedilecek miktarı geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek üzere” şeklinde içtima zorunlu olup, 765 sayılı TCK m.73’e göre müebbet hapis cezası esas alınarak her bir süreli hapis cezası için ayrı ayrı hücre süresi belirlenmesi gereklidir.
- 647 sayılı İnfaz Kanunu m.19 uyarınca müebbet ağır hapis cezasının koşullu salıverilme süresi 20 yıl olup, aynı Kanunun Ek 2. maddesinin 1. fıkrasında ayrıca ayda 6 gün indirim öngörüldüğünden, neticeten koşullu salıverilme süresi 16 yıldır.
- Sonuç olarak; iki müebbet hapis cezası alan birisi, eski kanunlara göre, mahkemece hükmedilen süre kadar geceli gündüzlü hücrede tecrit edilmek suretiyle ve toplamda 16 yıl fiilen ceza infaz kurumunda kaldıktan sonra koşullu salıverilecektir.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un yürürlükte olduğu dönemde birisi iki çocuğunu öldürse ve iki çocuğunu da yaralasa idi ne olurdu?
- TCK m.81 ve 82/1-d uyarınca, iki kez ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilirdi. Yaralama suçlarından da süreli hapis cezaları verilirdi. İçtima, yani cezaların toplanması; infaz aşamasında, 5275 sayılı İnfaz Kanunu m.99’a göre basit matematiksel toplama şeklinde yapılarak, iki müebbet hapis cezası ve süreli hapis cezaları birlikte, ancak varlıklarını ayrı koruyacak şekilde infaz edilirdi.
- Bu cezalardan TCK m.62 uyarınca takdiren 1/6 oranında iyi hal indirimi yapılmamışsa, infazında 36 yıl koşullu salıverilme süresi uygulanırdı.
- Fail hakkında TCK m.62’nin tatbiki ile 1/6 oranında iyi hal indirimi uygulanmışsa; netice cezaları iki kez müebbet hapis cezası olacağından, infazında 30 yıl koşullu salıverilme süresi uygulanırdı.
2020 Yılında Koşullu Salıverilen Hükümlünün İşlediği Yeni Suç Nedeniyle İnfazı Yanacak mı?
765 sayılı TCK ve 647 sayılı İnfaz Kanunu döneminde, hükümlü koşullu salıverildikten sonra bihakkın tahliye tarihine kadar kasıtlı bir suç işlerse koşullu salıverilmesi geri alınmakta olup, bihakkın tahliye tarihine kadar cezaevine geri gönderilmekte idi. Müebbet ağır hapis cezaları yönünden bihakkın tahliye süresi, 36 yıl olarak düzenlenmişti. 2004 yılında işlenen suçta; koşullu salıverilme 2020 yılında gerçekleşmişse, bu kişinin 2040 yılına kadar suç işlememesi gerekirdi.
Mevcut durumda koşullu salıverilmesinin geri alınacağında tereddüt bulunmamaktadır. Bununla birlikte sorun; yeni işlediği suçtan ceza verildiğinde ve bu ceza kesinleştiğinde, buna bağlı olarak koşullu salıverilme kararı geri alındığında, 2025-2040 arası süreyi mi aynen infaz edecektir yoksa 5275 sayılı İnfaz Kanunu m.107/13 uyarınca sonradan işlediği suçtan verilen cezanın iki katını mı yatacaktır?
Yargıtay’ın önceki uygulamalarına ve bizim de katıldığımız görüşe göre; hükümlünün koşullu salıverilmesi 647 sayılı Kanuna göre yapılmışsa, koşullu salıverilmenin geri alınmasının da bu kapsamda 765 sayılı Kanun m.17’ye göre yapılması gerekir. Koşullu salıverilmede 647 sayılı Kanunu, koşullu salıverilmenin geri alınmasında 5275 sayılı Kanunu uygulamak gibi bir yöntem mümkün değildir; aksi halde “kül uygulama” prensibinin ihlali ve “karma uygulama” yasağına aykırılık gündeme gelir. Bununla birlikte; Yargıtay’ın 2022 tarihli bir kararında (Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 04.02.2022, 2022/721 E. ve 2022/857 K.), daha önce hem 765 sayılı Kanunun ve hem de 5275 sayılı Kanunun koşullu salıverilmenin geri alınmasında aynı sonucu verdiği, ancak hükümlünün infazı devam ederken 5275 sayılı Kanunda koşullu salıverilmenin geri alınması ile ilgili 2020 yılında 7242 sayılı Kanunla lehe düzenleme yapıldığı, 5237 sayılı TCK m.7/2 ve 7/3 uyarınca lehe olan hükmün tatbik edilmesi gerektiği belirtilerek, eski kanuna göre koşullu salıverilen ve yeni kanun döneminde suç işleyen hükümlünün koşullu salıverilmesinin geri alınmasında, bihakkın tahliye tarihine kadar olan süre değil, sonradan işlediği suçtan verilen cezanın iki katı kadar sürenin infaz edilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Somut olayda; kasten yaralama fiilinin takibinin şikayete bağlı olduğu, ancak 2020 yılında koşullu salıverilen hükümlünün, 2025 yılında bir milletvekiline ve aynı zamanda siyasi parti genel başkanı olan birisine karşı gerçekleştirdiği kasten yaralama fiilinin, suçun mağdurunun kamu görevlisi olması sebebiyle şikayete tabi olmaktan çıkacağı ve temel cezada da TCK m.86/3-c uyarınca yarı oranında artırım yapılacağı, bu şekilde verilen ceza kesinleştikten sonra koşullu salıverilmesinin geri alınacağı, buna bağlı olarak, ilk önce sonradan aldığı cezanın iki katı kadar süreyi önceki koşullu salıverilmesinin geri alınması karşılığında cezaevinde infaz edeceği, bunun ardından da bu suçtan aldığı cezayı ayrıca ve ayrı şekilde infaz edeceği anlaşılmaktadır.