- KATEGORİLER
- Tüm Makaleler
- Ceza Hukuku
- İdare ve Vergi Hukuku
- Anayasa Hukuku
- İnsan Hakları Hukuku
- Özel Hukuk
- Kişisel Verileri Koruma Hukuku
- YAZARLAR
- Tümü Yazarlar
- Prof. Dr. Ersan Şen
- Prof. Dr. Ali Kemal Yıldız
- Prof. Dr. İrfan Akın
- Arb. Doç. Dr. Anıl Köroğlu
- Dr. Erkan Duymaz
- Mert Maviş
- Ertekin Aksüt
- Beyza Başer Berkün
- Erkam Erdem
- Nur Zeynep Şen
- Seren Kutadgu
- Buğra Şahin
- Tuncay Yılmaz
- Yılmaz Komit
- Mehmet Vedat Ervan
- İrem Naz Dolu Sural
- Cem Serdar
- Alperen Gözükan
- Enes Efe
- Fatma Koç
- Berra Berçik
- Şevval Ergün
- U. Ateş Eskitaşçıoğlu
- Oğuz Berk Ercan
- Ahmet Faruk Asafgil
- Ayşegül Aybeniz
- Eren Polat Kutlu
- Furkan Dağdeviren
- Tamer Berk Bayraklı

Fatma Koç
7413 Sayılı Kanunla Noterlere Verilen Taşınmaz Satış Sözleşmesi Yapma Yetkisi
04.07.2022 / Stj. Av. Fatma Koç28.06.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7413 sayılı Kanun’un 9. ve devamı maddelerinde 1512 sayılı Noterlik Kanununda birtakım değişiklikler yapılmıştır. 7413 sayılı Kanun 9. ve devamı maddelerine göre; noterlerin atanma, nakil, göreve başlama ve istifa etme esaslarında getirilen değişiklerin yanı sıra; noterlerin yapabileceği işler arasına “taşınmaz satış sözleşmesi” eklenmiş ve noterlerce yapılacak taşınmaz satış sözleşmelerinde uyulacak usul ve esaslar ile bu sözleşmelerin düzenlenmesinden dolayı oluşacak zararlardan noterlerin de sorumlu olacağı düzenlenmiştir.
Kira Artış Oranına Getirilen %25 Sınırlaması Karşısında 5 Yıldan Uzun Süreli Veya 5 Yıldan Sonra Yenilenen Kira Sözleşmelerinin Durumu
28.06.2022 / Stj. Av. Fatma Koçİşbu yazımızda; beş yıldan uzun süreli veya beş yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerinde, her beş yılın sonunda kira bedelini hakkaniyete ve emsal kira bedellerine uygun hale getirme imkanı tanıyan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m.344/3’ün, 11.06.2022 tarihli ve 31863 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve konut kiralarında artış oranını %25 ile sınırlayan 7409 sayılı Kanun karşısındaki uygulama alanı değerlendirilecektir.
Patentli Ürünün İthali ve Satışından Doğabilecek Hukuki ve Cezai Sorumluluk
02.06.2022 / Stj. Av. Fatma KoçUluslararası patent hakkı bulunan ürünlere dair yürütülecek faaliyetlerin kapsamı hakkında ulusal hukuk alanında 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun Uygulama Yönetmeliği, Çalışan Buluşları Tahkim Usulü ve Bedel Yönetmeliği ve Türk Patent Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’da düzenlemeler yer alırken uluslararası hukuk alanında ise Türkiye’nin 12.07.2000 tarihinden bu yana üye olduğu Avrupa Patent Sözleşmesi (“EPC”) ve Türkiye’nin 01.01.1996 tarihinden bu yana üye olduğu Patent İşbirliği Antlaşması (PCT) çeşitli düzenlemelerle esas ve usul bakımından belirleyici bir çerçeve getirmiştir. Anılan düzenlemelerle belirlenen kapsamı aşan patentli ürün ithal ve satışının hem ulusal hukukta ve hem de uluslararası hukuk alanında birtakım hukuki ve cezai sorumlulukları beraberinde getirmesi söz konusu olabilecektir.
Kat Malikleri Kurulunca Alınan Kararların Karar Defterine İşlenmesinin Etkisi
05.04.2022 / Stj. Av. Fatma Koç637 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu, içerisinde birden fazla bağımsız bölüm, eklenti ve ortak yerlerin bulunduğu yapılarda; sözkonusu bağımsız bölümler üzerinde mülkiyet ve irtifak hakkı kurulmasını, kat malikleri ile kat irtifakı sahiplerinin hak ve borçlarını, anagayrimenkulün ne şekilde ve kimler tarafından yönetileceğini düzenleyen hükümler getirmiştir. Kanun’un en uzun ve detaylı düzenlemelerinin yer aldığı beşinci bölümü, anagayrimenkulün yönetimine ilişkin hükümlere özgülenmiştir. Anagayrimenkulün kat malikleri kurulunca yönetileceğini düzenleyen m.27, kat maliklerinin yılda en az bir defa anagayrimenkulün yönetimi ile ilgili olmak üzere toplanmasını zorunlu tutan m.29, kat malikleri kurulunun toplanmasında ve karar almasında aranacak yeter sayıları düzenleyen m.30, her kat malikinin tek oy hakkı kullanabileceğine birden fazla bağımsız bölümü olan kat malikinin kullanabileceği oy sayısının diğer kat maliklerinin de etki edebileceği ortak bir irade oluşturulabilmesi adına sınırlanacağına ilişkin m.31, anagayrimenkulün kat malikleri kurulunca alınan kararlara göre yönetileceğine ilişkin m.32 birlikte değerlendirildiğinde Kanun’un amacının ve ruhunun kat maliklerinin oluşturacağı ortak irade doğrultusunda anagayrimenkulün yönetilmesi olduğu görülmektedir.
Elektronik Haberleşme Sektöründe Abonelik Sözleşmelerinin Kurulması
18.03.2022 / Av. Nur Zeynep Şen Stj. Av. Fatma KoçTürk Hukukunda; elektronik haberleşme hizmetine ilişkin abonelik sözleşmelerinin kurulmasının usul ve esasları hakkında birden fazla kanun ve yönetmelik bulunmaktadır. Mevzuat bir bütün olarak değerlendirildiğinde ise; kanun koyucunun hüküm altına aldığı şekil şartları ile amaçladığı en önemli hususun, abonelik başvurucusuna ait kimlik doğrulamasının açık ve kesin bir şekilde yapılabilmesidir. Bir başka deyişle; gerek elle atılan imza ile kurulan ve gerekse elektronik ortamda kurulan abonelik sözleşmeleri açısından önemli olan hususun, abonenin kimliğini şüpheye yer bırakmayacak şekilde doğrulamak olduğu, bu şekilde kanun koyucunun özellikle elektronik haberleşme sektörü aracılığıyla işlenen suçlar açısından şüpheli kişilerin kimlik tespitini hızlı ve doğru bir şekilde yapabilmeyi amaçladığı söylenecektir. İşbu yazımız içeriğinde; öncelikle ilgili Kanun ve Yönetmelik hükümleri incelenecek olup, işletmeci tarafından abonelik sözleşmesinin kurulması sırasında hangi şartlara uyulması gerektiği seçenekleri ile birlikte açıklanacaktır.
Adli Sicil ve Arşiv Kaydının Silinmesi ile Yasak Hakların İadesi Etkisi
15.03.2022 / Prof. Dr. Ersan Şen, Av. Beyza Başer Berkün, Stj. Av. Fatma Koç01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu; adli sicil ve arşiv kayıtlarının tutulması ile bu kayıtların silinmesi konularında, 3682 sayılı mülga Adli Sicil Kanunu’na göre birçok farklı düzenleme içermektedir. Eski adli sicil sisteminde, kesinleşen ve adli sicile kaydedilen mahkumiyetlerin silinmesine ilişkin kendiliğinden işleyen bir sistem bulunmamakta idi. Yeni adli sicil sisteminde ise; ilgilinin talebi ve mahkeme kararına gerek olmaksızın, infazın bihakkın tamamlanması, ceza mahkumiyetini tüm sonuçları ile ortadan kaldıran şikayetten vazgeçme veya etkin pişmanlığın bulunması, genel af olması ve zamanaşımı süresinin sona ermesi hallerinde adli sicil kayıtlarının re’sen silinerek arşiv kaydına alınması için Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü’ne (“İdare”) sorumluluk yüklenmiştir . Ayrıca; 3682 sayılı mülga Kanun döneminde, adli sicil kayıtlarının silinmesi için belli sürelerin geçmesi şartı aranmakta iken, 5352 sayılı Kanunla getirilen yeni sistemde, adli sicil kayıtları infazın bihakkın tamamlanması halinde ayrıca bir süre geçmesi beklenmeksizin silinmektedir.
Kiracının Aidat Borcu İçin Kat Malikleri Kurulunda Oy Kullanabilme ve Dava Hakları
26.01.2022 / Prof. Dr. Ersan Şen, Stj. Av. Fatma Koçİşbu yazı; toplu yaşam alanlarında kiracı ve kiraya verenin, yaşam alanının yönetimi, giderleri ve sair hususlarına ilişkin kararların alındığı olağan ve olağanüstü kat malikleri kurulu toplantısına katılma ve bu toplantılarda oy kullanma haklarını açıklamak üzere hazırlanmıştır. “Mal sahibi” olarak kabul edilen kat malikinin, dairede malikin birden fazla olması halinde temsil edenin veya mal sahibini temsil edenin bina yönetimini ve kat malikleri kurulunun kararları ile ilgili kurulda oy kullanma ve dava hakları zaten vardır. Bu yazımızda, konuyu kiracının oy kullanabilme ve dava hakları bakımından inceleyeceğiz.