1. Boşanma davasında, tarafların iddiasını ispat ederken sıklıkla kamera kayıtlarına delil olarak dayandıkları görülmektedir. Yargıtay’ın, dayanılan bu delillerin, hukuka aykırı delil kapsamında kalıp kalmadığı konusunda çeşitli kararları mevcuttur. İşbu yazıda; Yargıtay’ın güncel kararları değerlendirilmiştir.

2. Hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan deliller, mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında dikkate alınamaz (HMK m. 189/2). Anayasa m. 38/6’ya göre kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez. Hukuka aykırı delilin yargılamada delil olarak kabul edilmemesi, anayasal bir kural olduğundan bu kural hem hukuk hem de ceza yargılaması bakımından geçerlidir. Başka bir ifadeyle, hukuka aykırı delilin dikkate alınmaması konusunda her iki hukuk dalının ortak hareket etmesi gerekir.[1]

3. Yargıtay, çeşitli kararlarında boşanma davasında diğer tarafın izni ve bilgisi olmadan çekilen görüntülerin yargılamada kullanılamayacağına ve bunların hukuka aykırı delil olduğuna işaret etmiştir. Bu kapsamda;

a. Kadından habersiz olarak ortak konuta ses kaydı ve kamera tertibatı kurulması sonucu elde edilen delil hukuka aykırı delildir (2. HD., E. 2023/7928 K. 2024/6359 T. 25.9.2024)

b. Dosya arasında bulunan kamera kayıtlarının hastane kayıtları olmadığı, erkek mirasçının telefonunda bulunan kayıtlar olduğu, kayıtların incelenmesinde ise erkeğin kendi işyerinde çalışmaya devam ederken çekilmiş kayıtlar olduğu dikkate alındığında, bu kayıtların hukuka aykırı elde edilmiş delil niteliğinde olduğu sonucuna varılmıştır (2. HD., E. 2023/7432 K. 2024/5244 T. 2.7.2024).

c. Erkeğin ortak konuta gizli kamera yerleştirerek elde ettiği görüntü, resim ve ses kayıtları hukuka aykırı delil olduğu için boşanma davasında kullanılamaz (2. HD., E. 2023/7996 K. 2024/5004 T. 27.6.2024).

d. İlk Derece Mahkemesi tarafından boşanmaya sebebiyet veren vakalarda, dosya içerisine giren CD içeriğiyle erkeğin kadına ait iç çamaşırları ve kıyafetleri giydiği, erkeğin sapkın bu davranışları nedeniyle kadından evliliği sürdürmesinin beklenemeyeceği söylenmişse de; bu delil, kadının erkekten habersiz şekilde eve kamera yerleştirmesi sonucunda elde edildiğinden, hukuka aykırı delildir (2. HD., E. 2023/8252 K. 2024/4452 T. 10.6.2024).

4. Boşanma davasında dayanılan delillerin bir ölçüde tarafların özel hayatına ilişkin olması normal olmakla birlikte, Yargıtay, bu delilin hukuka aykırı elde edilmesi durumunda yargılamada dikkate alınmayacağını HMK m. 189/2’de belirtildiği şekilde katı olarak uygulamaktadır. Yargıtay, kamera kayıtları özelinde de, bunların diğer taraftan habersiz, onun izni alınmadan elde edildiği durumlarda bu kayıtların davada kullanılamayacağını istikrarlı şekilde belirtmektedir.